Günümüzde estetik cerrahisinde vücudumuzun ve yüzümüzün estetik güzellik konusunda neler yapılabileceği konusunda pek çok bilgi verilmektedir. Estetik ameliyatlarının amacı sadece olumsuzlukları gidermek değildir. Estetik ameliyatlarının görevi sadece bunlar değil, dış etkenlere karşı korunmayı sağlamak, anlatmak ve bilgilendirmektir. Yaz döneminde en çok karşılaşılan sorunlardan birisi de güneş etkisidir. Özellikle son 20-30 yıldır tatil vakitlerinde, tatil bölgelerinde zaman geçirmeye yönelik eğilim arttığı gözlemlenmektedir. Ve bu yönelim gün geçtikçe artmaktadır. Tatilde vakit geçirmek deyince herkes güneşlenmeyi tatil olarak kabul etmeye başlamaktadır. Tatil mekanlarına olan ilgiden ötürü müze ve kültür gezileri azalmaktadır. Toplumun çoğu tatilini güneşli alanlarda geçirmeyi tercih etmektedir. Güneşli havalara olan ilgi artmasının elbette zararlı noktaları bulunmaktadır. Güneşli havalarda geçirilen vakitler, cildimizi ve yüzümüzü dış etkilere açık hale getirmeye neden olmaktadır. Vücudumuzun bir örtüsü var, Deri dediğimiz dış etkenlere karşı koruyan bir kalkanımız var. Deri, dokunmayı, dış etkenleri, çeşitli hisleri ve bizi bunlardan koruyan bir etkisi bulunmaktadır. Her türlü zararlı etkilere karşı etkin olmamakla birlikte dış etkenler derinin içlerine girerek önemli zararlar verebilmektedir.
Güneşin yararlı etkileri de vardır. D vitamini oluşturmada ve psikolojide etkisi gün ışığının etkisi olumlu olduğu bilinmektedir. İnsanlar için gün içinde yeterli D vitaminini sağlamak amacıyla 15 dakika güneşlenmek yeterli olmaktadır. Daha fazla güneşe maruz kalınması cildimizde zararlı etkiler bırakabilmektedir. Güneşe karşı uzun süre kalmak, ışınların derimize zarar vermesine neden olmaktadır. Güneşe çok açık yaşayan, çalışan örneğin; çiftçi ve balıkçılarda güneş etkisi çok görülmektedir. Lekelenmeler, deri hastalıkları, deri kanserleri gibi hastalıklar çok görülmektedir. Onun için uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmaktan kaçınmak gerektiği söylenmektedir.
Güneş ışınının yüzde 6’sı ve 7’sini oluşturan ultraviyole ışınlar, özellikle derimize çok olumsuz etkilerde bulunabilmektedir. Ultraviyoleler bölümlere ayrılmaktadır. Ama bu bölümler genelde toplum için çok önemli bulunmamaktadır. Çünkü bu ultraviyoleler, toplu şekilde ele alınmaktadır. Bunlardan korunmak için öğle saatlerinde güneşten uzak durmak gerekmektedir. Kolejyen üretimine engel olabiliyor ve dna bütünlüğünü parçalayarakta kötü hücrelere sebep olabilmektedir. Dna sentezini bozarak, kansere yol açmaktadır.
Güneş ışınlarının zararlı etkileri olduğu gibi, bu etkilerinden korunmamızı sağlayan bazı etkenler de bulunmaktadır. Vücudumuzu güneş ışınlarından korumak için kıllar önleyici özelliğe sahip olmaktadır. Vücudumuzda bulunan, deri pigment yani derimize renk veren boya maddesi koruyucu özelliğe sahiptir. Dna hasarlarını onarmak için hücrelerin kendi içinde geliştirdikleri kontrol mekanizmaları vardır.
Güneş ışınları, aynı zamanda ünserlere ve deri hastalıklarından kanserlere kadar sebep olmaktadır. Güneş ışınlarından korunmak için en pratik yöntem, güneş tepedeyken dolaşmamaktır. Aynı zamanda şemsiye alınabilir ama açık alanda dolaşılmak isteniyorsa kremler, güneş kremleri vs bunlar güneş hasarını engelleyici özellikler taşımaktadır. Yüzde 15 koruyucu ürünler, açık havadan 15 kat hasardan korumaktadır. Denize girerseniz de veya çok aşırı terlerseniz de tekrardan kremleri kullanmanız gerekmektedir. Ultraviyole’nin su içine de girebildiği bilinmektedir. Suyun içinde direk etkilenebilmekteyiz. Ultraviyole A ışını camı da geçebilmektedir. Işınları da aynı zamanda azaltabilmekle beraber, ışınlar derimizde yanmalar yapabilmektedir. Sadece hastalıklara değil, güzellik açısından da etkiliyor yani deride incelmelere sebep olmakla birlikte, protein ve koleyjen üretimini engellemektedir. Bu etkilerle cildimizde hızlı yaşlanmaya sebep olmaktadır. Daha erken maruz kalanlarda, genç insanlarda daha ileriki yaşlardaki ciltlere benzer şeyler görülebilmektedir. Derimiz, d vitamini dönüştürücüdür. 15-20 dakika kadar güneş ışınında durmak yeterli olmaktadır. Çok aşırı durmaktan, sebep olabileceği hastalıklardan kaçınmak için uzak durmak gerekmektedir.