ABD Merkez Bankası (FED) yetkilileri enflasyon tehdidini hafife alıyor olabilir. Allianz’ın Baş Ekonomi Danışmanı Mohamed El-Erian CNBC’ye verdiği röportajda FED yönetiminin ABD’yi yeni bir ekonomik resesyon riskinin içerisine soktuğunu söyledi.
FED yetkilileri son dönemde ABD’deki fiyat baskılarının kısa vadeli tedarik zinciri krizinden kaynaklandığını belirterek 2020 yılındaki ekonomik kapanma döneminin artık yıllık karşılaştırmalar sürecinin bir parçası olmadığının altını çiziyor.
Ancak El-Erian FED’in yanılmış olabileceğine yönelik göstergelerin giderek arttığına dikkat çekti.
Allianz’ın Baş Ekonomi danışmanı, “Enflasyon hikayesine ilişkin endişelerim var. Her gün enflasyonun geçici olmadığına yönelik kanıtlar görüyorum ve FED’in bu süreçte geride kaldığından ve yetişemeyeceğinden şüphe ediyorum. Bununla birlikte FED’in ekonomiye yetişmeye çalıştığı bir ortam düşünüldüğünde daha önceki benzeri tecrübeler fazlasıyla rahatsız edici” ifadelerine yer verdi.
Borsagundem.com’un derlediği bilgilere göre FED’in ekonomik ortamı yönlendiren değil değişen ortama yetişmeye çalışan bir kurum haline gelmesi küresel ekonomik ortam için önemli etkilere sebep olabilir. Zira söz konusu durumda FED faiz artırmak zorunda kalabilir ve para politikasını beklenenden erken sıkılaştırabilir.
El-Erian, “Normal şartlarda bir ekonomik durgunluk süreciyle karşı karşıyayız. Zira FED’in ayağını yavaşça gaz pedalından çekmek yerine frene asılması gerekiyor ki muhtemelen bu gerçekleşecek” açıklamasında bulundu.
Resesyon gibi konularda resmi hakem kurulu olarak kabul edilen ABD Ulusal Ekonomik Araştırmalar Bürosu, ABD ekonomisinin teknik olarak Şubat 2020’de başlayan bir resesyonun hala etkisinde olduğunu belirtiyor. Ancak ABD reel gayrisafi yurtiçi hasıla rakamları düşüşün başladığı noktanın çok az gerisinde ve ikinci çeyrek verileri geldiğinde bu seviyenin de aşılacağı tahmin ediliyor.
Ancak enflasyon geçmişteki ekonomik toparlanmaları engelleyen bir faktör ve şu anki mevcut ivme çelişkili ekonomik anlatıların ortaya çıkmasına neden oluyor.
FED’in enflasyon konusunda en çok dikkat ettiği gösterge olan kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi Mayıs ayında bir yıl öncesine göre %3,4 yükseldi. Volatilitesi yüksek olan gıda ve enerji sektörlerini dışarıda tutan bu endeks 1992 yılından bu yana en yüksek seviyelere ulaştı ve FED’in %2’lik hedefini fazlasıyla geride bıraktı.
Söz konusu veriler tüketici fiyat endeksinin %5 yükseldiği ve üretici fiyat endeksinin %6,6 yükseldiği bir ortamda gerçekleşti. Bu iki endeksteki artış ABD’de Küresel Finans Krizi öncesindeki herhangi bir verinin çok üzerinde.
Ancak fiyat baskılarının büyük çoğunluğu ikinci el araba fiyatları, uçak ve otel rezervasyon fiyatları gibi ekonomik toparlanmayla oldukça ilişkili alanlarda gerçekleşti.
FED yetkilileri bu faktörlerin önümüzdeki aylarda azalacağını öngörürken, El-Erian finansal piyasaların bu durumu umursamıyor gibi görünse bile o kadar da emin olunmaması gerektiğini söyledi.
El-Erian, “Enflasyondaki rakamları ciddi anlamda incelerseniz, enflasyonun geçici olduğu konusunda kafanızda ciddi şüpheler olmaya başlayacaktır. Ancak FED’in enflasyonun geçici olduğuna olan inancı devam ettiği sürece, piyasalar için önemli olan budur” dedi.