Ebuzer Caner’in resimlediği, iç tasarımını Hümeyra Mercan’ın üstlendiği eserde, 1960 darbesinde ülkesinden ayrılmak zorunda kalan, 15 ciltlik İslam Bilim tarihi yazarı Prof. Dr. Fuat Sezgin ve onun gibi dünyaca başarıları olan ilim insanlarına da dikkat çekiliyor.
Türk halkının büyük mücadelesi
Mercan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine karşı Türk halkının yeni Kurtuluş Savaşı verdiğini belirterek, “Hızlandırılmış, bir güne sığdırılmış ama asla unutmayacağımız, bir ülkenin yeniden kazanılma mücadelesiydi. Spontane gelişen, çoluğuyla çocuğuyla tüm halkın bir anda topyekün kalbinin atmasıyla ortaya çıkan bir mücadeleydi.” ifadelerini kullandı.
Mücadele ruhunun gelecek kuşaklara doğru anlatılması bir sorumluluk
Mercan, o gün ortaya konulan mücadele ruhunun gelecek kuşaklara doğru anlatılmasının bir sorumluluk olduğuna dikkati çekerek, bu sorumluluğun yaşarken yerine getirilmesi gerektiğini dile getirdi. 15 Temmuz 2016 gecesi yaşananları gelecek nesillerin tüm boyutlarıyla anlamasının önemine de değinen Mercan, şunları kaydetti:
“Bizim çocuklarımızın duyarlılıklarının çok açık olduğunu düşünüyorum. Modern dönemde çocukluğun ilgi sahasının genişletildiğini biliyoruz. Bu anlamıyla ben çocukların bu mücadeleden haberdar edilmesi gerektiğini düşündüm ve “Benim Ülkem” diye bir çocuk öyküsü yazdım. Bu öyküde çocuklar televizyonda gördüklerinden etkilenerek darbecilik oyunu oynamaya çalışıyorlar ama orada kimse ülkeye ihanet etmek rolünü üstlenmiyor. Bu yüzden de aralarında tartışma çıkıyor ve bu tartışmaya müdürün müdahale etmesiyle meselenin aslı ortaya çıkıyor.” Mercan, “Benim Ülkem” adlı eserle çocukların üzerinde özellikle ülke sevgisi açısından önemli bir etkisinin olacağına işaret ederek, çocuksal duyarlılığı hesaba katarak ve dramatize etmeden bir anlatım gerçekleştirdiğini ifade etti.